- Hırvatistan Koleksiyonlarındaki El Yazmaları
- Bilgisayar Destekli Veri Analizi Yöntemi
- Balkanlarda Kültürel Mirasın Yeniden İnşası
- Mecmûaya Giriş
- Mecmûa Konferansı I
- Mecmûa Konferansı II
- Temellük Kayıtları Kültür Tarihi Araştırmalarında Hangi Sorulara Cevap Verir?
- Osmanlı Saray Teşkilatında Kitap
- Akdeniz Havzasında Arapça ve Süryanice Felsefe Yazmaları Mirası: PhiC ve PhASIF Projeleri ve Abjad Veritabanı
- Fatih Sultan Mehmed'in Hususi Kütüphanesi
- Kütüphanesinden Hareketle Koleksiyonerin Hayatını İncelemekte Metodolojik Hususlar
- Yazma Eserlerde Mülkiyet Tezahürleri ve Temellük Kayıtları
- Muteferriqa: Osmanlı ve Türkiye Çalışmaları Keşif Portalı
<< Konferanslar
Temellük Kayıtları Kültürü Tarihi Araştırmalarında Hangi Sorulara Cevap Verir?, Sadık Yazar (13 Ekim 2023)
Yazma Eserler Merkezi’nin düzenlediği Yazma Eser Kültürü Atölyelerinin üçüncüsü olan “Temellük Kayıtları Atölyesi” 13 Ekim 2023 tarihinde Sadık Yazar’ın “Temellük Kayıtları Kültür Tarihi Araştırmalarında Hangi Sorulara Cevap Verir?” başlıklı açılış konuşması ile başlamıştır. Sadık Yazar konuşmasını ilk olarak “Tanıma ve Tanımlama”, ikinci olarak ise “Konumlandırma” şeklinde iki ana başlıkta ele almıştır.
Yazar, konuşmasında “Tanıma ve Tanımlama” başlığı altında mühür ve mülkiyet ifadelerinin kayıt altına alınmasının önemine değinmiştir. Mülkiyet anlayışının bilinen ifadelerinin yanı sıra bilinmeyen ifadelerinin, notlarının, vakıf kayıtlarının, hediye, hibe ve emanet gibi durumlarının değerlendirilmesine ve bunların mülkiyet kayıtlarına dâhil edilebilirliği hususuna dikkat çekmiştir. Mülkiyet kayıtlarının tespiti açısından içerik unsurlarının da ele alınması gerektiğine vurgu yapan Yazar, mülkiyet kayıtlarının dil açısından da tasnife elverişli olduğunun altını çizmiştir. Özellikle “tanıma ve tanımlama” açısından mülkiyet kayıtlarının tarihi açıdan değişim göstermesinin önemine de değinmiş ve bu değişime örnek olarak mülkiyet kayıtlarının Osmanlı döneminde daha edebî bir hâl aldığını ifade etmiştir.
Akabinde mülkiyet kayıtlarının bazı kitaplarda oldukça sade, bazı kitaplarda ise görsel açıdan zengin olmasının kayıtların azlığı veya çokluğuyla ilgili bir anlam ifade edebileceğinden de söz etmiştir. Bu noktada Nev’izâde’ den verdiği örnekle kitabın sahibine göre metinlerin değişiklik gösterebileceğini ifade eden Yazar, ayrıca Köprülü koleksiyonundan verdiği örneklerle de kitap sahiplerinin farklı telif türü olarak fihristlere yöneldiğinden bahsetmiştir. Bu bağlamda Yazar, elde edilen veriler ile bilgileri tespit etmenin ve mülkiyet kayıtlarının en geniş şekli ile kayıt altına alınmasının önemine vurgu yapmıştır.
Konuşmasına mülkiyet kayıtlarını tanımladıktan sonra bağlamlandırmak, konumlandırmak ve başka disiplinlerle ilişkilendirmek gerektiği üzerinden devam eden Yazar, mülkiyet kayıtlarından elde edilen bilgileri konumlandırabileceğimiz başlıkları sırasıyla ele almıştır ve burada ilk olarak “kitap kültürü açısından okuma alışkanlığının ele alınması mümkün müdür, kitaba bakış ve kitaba yönelik düşünceler nasıl gelişmiştir?” gibi soruların üzerine durmuştur. Konuşmasının devamında konu ile bağlantılı olarak günümüz kitaplarındaki dipnotlarla yazma eserlerde sayfa kenarlarına alınan notların da karşılaştırmasını yapan Yazar, okunmanın sağlığı açısından hangisinin daha iyi olabileceği konusunda düşünmek gerektiğini belirtmiştir.
Sadık Yazar, sunumu sırasında biyografiler üzerinde de durmuştur. Mevcut biyografi geleneğinin kişi bilgisini belli açıdan verdiğini, ancak çok fazla bilgiye ulaştırmadığını, başka kaynaklar arayışına geçildiğini ve genel olarak kayıtların, özel olarak da mülkiyet kayıtlarının var olan bu boşlukları özellikle intikal üzerinden dolduracağının önemini Nev’izâde’nin kitabı üzerinden bir örnek ile anlatmıştır. Bunun yanı sıra biyografi yazımı konusunda mülkiyet kaydı havuzu oluşturmanın çok önemli olduğunu da vurgulamıştır.
Yazar, sunumunun devamında diğer bir başlık olarak telif türü ve edebiyat tarihi açısından elde edilen bilgileri konumlandırmanın önemine değinen Yazar, ilk olarak telif açısından “Mülkiyet kayıtları, alt telif türü müdür, değil midir?” sorusunun önemine vurgu yapmıştır. Bu bağlamda klasik telif geleneğinde olan unsurların aslında vakıf ve mülkiyet kayıtlarında da var olduğunu belirtmiştir. Sadık Yazar, mülkiyet kayıtlarının konumlandırma mevzusunun edebî metin olarak değerlendirilebilir ve edebiyat tarihi yazımına dâhil edilebilir olduğunu da ifade etmiştir. Son başlık olarak medeniyet tasavvuru bakımından mülkiyet kayıtlarının düşünce tarihi açısından da önem kazanabileceğini ve bir kişinin kitaba bakışını da ortaya koyabileceğini örnekler üzerinden ele almıştır. Sadık Yazar üzerinde durduğu tüm başlıkların önemli bir araştırma malzemesi oluşturacağını belirterek ilgililerin istifadesine sunmuştur.
Katılımcıların sorularla ve yorumlarla katıldığı atölye açılış programı geniş dinleyici kitlesiyle dikkat çekmiştir.
Metin: Sümeyra Yıldız