XV ve XVI. Yüzyıllarda Taşköprülüzade Ailesi

XV. ve XVI. Yüzyıllarda Taşköprülüzâde Ailesi 

Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi Yazma Eserler Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin İlmi Etütler Merkezi (İLEM) ortaklığıyla düzenlediği “XV. ve XVI. Yüzyıllarda Taşköprülüzâde Ailesi” başlıklı panel 30 Haziran 2021 tarihinde çevrimiçi olarak gerçekleştirilmiştir.

İbrahim Halil Üçer’in Taşköprülüzade ailesi hakkında İLEM tarafından yapılan çalışmaları ve yayınları anlattığı giriş konuşmasıyla başlayan panel, İhsan Fazlıoğlu’nun Mustakim Arıcı ve Mehmet Arıkan editörlüğünde İLEM Yayınlarından çıkan Taşköprülüzâdeler ve İsâmüddin Ahmed Efendi adlı kitabı tanıtmasıyla devam etmiştir.

Fazlıoğlu, konuşmasında Mustakim Arıcı, Mehmet Arıkan ve Abdurrahman Atçıl’ın yazılarından oluşan Taşköprülüzâdeler ve İsâmüddin Ahmed Efendi adlı kitabın yazılış aşamasından, kitabın yazımında karşılaşılan zorluklardan ve kitabın akademik camiada yarattığı etkiden söz etmiştir. Fazlıoğlu bu kitap eline geçince yaşadığı bir anekdotu anlatarak eserin etkisini ve eserin bu alanda model bir çalışma olacağını dile getirmiştir. Fazlıoğlu’nun anlattığı anekdot şu şekildedir: Taşköprülüzâdeler ve İsâmüddin Ahmed Efendi adlı kitap yayınlanınca İhsan Fazlıoğlu ve Mehmet Arıkan, kitabı takdim etmek için İSAM’a İsmail Erünsal’ı ziyarete giderler. Erünsal Hoca kitabı alır evirir çevirir ve şöyle der: “Mehmet Abi, âhir ömründe Türkçe kitap okumadı ama bunu görse okurdu”. Buradaki Mehmet Abi merhum tarihçi Mehmet Genç’tir. Bu anekdot aracılığıyla kitabın önemine ve değerine dikkat çeken Fazlıoğlu, kitaba emeği geçenlere teşekkür ederek konuşmasını sonlandırmıştır.

Fazlıoğlu’ndan sonra söz alan Mustakim Arıcı, kitabı hazırlarken karşılaştıkları zorluklardan Taşköprülüzade ailesine ait kayıtlara hangi kaynaklardan ulaştıklarından ve kitabın hazırlık sürecinin kendisine yaptığı katkılardan söz etmiştir.

Mustakim Arıcı ile birlikte kitabın editörlüğünü üstlenen Mehmet Arıkan, Taşköprülüzade’nin eserlerinden örnekler göstermiş ve tek bir noktası dahi boş kalmayacak kadar doldurulmuş bir varaktan hareketle Taşköprülü Ahmet Efendi’nin çocuklarının kayıtlarına hangi şartlar altında ulaştıklarını esprili bir dille ifade etmiştir. Mehmet Arıkan konuşmasında belli bir zaman diliminden sonra Taşköprülü ailesinin lakabının değişime uğradığından söz ederek, araştırmacıların bu konuda dikkatli olmasını tavsiye etmiştir.

Taşköprülü ailesine yönelik bu kapsamlı çalışmanın biyografi geleneğine ve tarih yazıcılığına farklı bir perspektif getireceğini vurgulayan Abdurrahman Atçıl, bu çalışmanın Taşköprülüzâde ve âlimlere yönelik müstakil çalışmalarda önemli bir aşama olacağını ve farklı disiplinlerden gelen araştırmacıların kitaba katkılarının akademik hayat için umut verici olduğunu ifade ederek konuşmasını sonlandırmıştır.

Samimi bir sohbet havasında geçen ve çevrimiçi platformun yanı sıra sosyal medyada da canlı olarak yayınlanan bu panel geniş dinleyici kitlesiyle dikkat çekmiştir.

Metin: Nesibe Yazgan Uslu